Mesleki Yeterlilik Kurumu Başkanı Sn. Adem Ceylan ile Röportaj Gerçekleştirdik
Plastik İşleme sektörünün Mesleki Yeterlilik konusundaki soru işaretlerini ortadan kaldırmak üzere MYK Başkanı Sn. Adem Ceylan'ı makamında ziyaret ettik.
Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) hakkında bilgi verebilir misiniz?
Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK)'nın kurulmasıyla sonuçlanan uzun ve meşakkatli süreç, Türkiye İş Kurumunun (İŞKUR) koordinasyonunda, Dünya Bankasının fon desteğiyle 1992-2000 yılları arasında uygulanan İstihdam ve Eğitim Projesiyle (EİP) başlatılmıştır. EİP'nin "Meslek Standartları Sınav ve Belgelendirme" bileşeni kapsamında, 1992 yılında üçlü katılımla Meslek Standartları Milli Protokolü imzalanarak; devlet, işçi ve işveren taraflarının yer aldığı Meslek Standartları Komisyonu (MSK) kurulmuştur. MSK'nın gözetiminde Araştırma Teknik Hizmetler Birimi (ATHB)'nin 1995-2000 döneminde yaptığı çalışmalar neticesinde eğitim ve iş dünyası "meslek standardı" kavramı ile tanıştırılmış, meslek standardı taslakları ve soru bankası oluşturulmuş, 2000 yılında EİP tamamlandığında tarafların üzerinde mutabık oldukları Ulusal Meslek Standartları Kurumu (UMSK) Kanun taslağı hazırlanmıştır. Şuanda belge zorunluluğu kapsamında 143 meslek bulunmaktadır. Listeye buradaki linkten ulaşabilirsiniz.
Birçok firma mesleki yeterlilik sürecini ek külfet ve zaman kaybı olarak görüyor oysaki AB’de başarıyla uygulanan ve verimliliğe pozitif katkı sağlayan bir sistem. Sizin bu konuda bakışınız nedir?
Sizin de belirtmiş olduğunuz gibi işverenlerimizce kısa vade de faydası net olarak görülmeyen MYK belgelendirmesinin uzun vadede gerek işverenler gerek çalışanlar açısından birçok faydasından bahsetmek mümkün. Malum ülkemizde verimlilik ciddi bir sorun, bunu en yakından hissedenler ise sanayicilerimiz. Verimlilik sorununun başlıca kaynakları ise çalışanlarımızın yeterince kalifiye olmaması ve doğru niteliğe sahip kişilerin doğru alanlarda istihdam edilmemesi. İşte bu noktada MYK belgelendirmesi çok önemli bir işlev görerek kişileri bilgi sahibi olduklarını belgeleyebildikleri alanlarda çalışmaya yönlendiriyor. Ayrıca mesleki yeterlilik belgelerinin 5 yıl geçerli olması sebebiyle kişilerin çalışmak istedikleri alanda bilgilerini güncel tutması sağlanıyor. Tabii ki bu meslek standartlarının belirlenmesinde sivil toplum kuruluşlarımızla yakın temas halinde olarak sanayinin gerçek ihtiyacını yansıtmaya çalışıyoruz. Belgelendirme sisteminin çalışanlar açısından en büyük artısı ise aldıkları belgelerin yeterliliklerini uluslararası düzeyde belgeliyor olması.
Plastik sektörü özelinde oluşan bazı soru işaretleri söz konusu. Örneğin, fabrikalarda görev alan paketlemeden sorumlu ve makine çalıştırmayan personeller var. Bu personeller için operatör ya da üretim elemanı mesleki yeterlilik belgesi almak gerekli midir?
Daha önce gerçekleştirdiğimiz saha ziyaretlerinde de benzer sorularla karşılaştık. Gerek plastik gerek diğer sanayi kollarında çalışanların büyük kısmı makine ile doğrudan teması olmayan, paketleme ve depolama yapan personellerden oluşuyor. Burada bizim baktığımız husus kişinin hangi sektörde çalıştığı değil yaptığı işin özü. Örneğin bir endüstriyel forklift operatörü bir plastik fabrikasında da çalışsa, antrepoda da çalışsa endüstriyel taşımacı mesleki yeterlilik belgesine sahip olmalıdır. Bu sebepten hareketle bir fabrikada makine çalıştırmayan sadece ambalajlama ya da depolama yapan bir personelden de böyle bir yeterlilik belgesi istenmemektedir. Kaldı ki gerçekleştirdiğimiz saha ziyaretlerinde bu makinelerin oldukça teknik olduğunu da gördük. Plastik enjeksiyon veya ekstrüzyon makinesi konusunda tecrübesi olmayan bir kişinin bu sınavı geçmesi imkansız olduğu gibi gereksizdir de. Bu sebeple sanayicilerimiz fabrikalarında kim hangi alanda çalışıyorsa o alanda belgelenmesine özen göstersinler.
Malum plastik kalıpları bir hayli ağır ve iş güvenliği gereği gezer vinç ile kaldırılarak makinaya bağlanıyor, hatta MYK sınavında da süreç bu şekilde işliyor. Bu kapsamda plastik işleme sektöründe MYK belgesi almış bir çalışanın vinç operatörlüğü için de belge alması gerekmekte mi?
Esasen bu soru ile bir önceki sorunuz benzerlik göstermekte. MYK kapsamında belgelendirilen vinç operatörlüğü sadece bu işi yapan kişilere yöneliktir. Söz konusu tereddütlerin çözümü için plastik enjeksiyon üretim elemanı mesleklerine ilişkin ulusal yeterliliklerimizi güncelliyoruz. Güncelleme ile birlikte plastik mesleklerinde uygulanan meslek yeterlilik sınavlarında bu etkinliklerin ölçülmesi sağlanabilecektir.
Plastik enjeksiyon üretim elemanı, plastik profil üretim operatörü ve plastik şişirme film operatörü alanlarında muafiyet tanınan tek meslek lisesi bölümü plastik teknolojisi alanı plastik işleme dalıdır. Bu bölümün mezun sayısının ise sektörün ihtiyacını karşılamaktan çok uzak olduğu malumdur. Bu kapsamda muafiyet tanınan bölümlerin genişletilmesi adına bir çalışmanız var mıdır?
Malum muafiyet tablosunda Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Mesleki ve Teknik Eğitim Kurumlarınca verilen diplomaları da esas alıyoruz. Bu kapsamda bir meslekte zorunluluk geldiğinde Bakanlığımızla iletişime geçerek söz konusu mesleği yerine getirebilecek teknik beceriye hangi eğitim programları sonucunda ulaşıldığını sorguluyoruz. Tabii ki sektörün yeterli nitelikli istihdama erişiminin olmaması ciddi bir sorun öte yandan bizleri esas ilgilendiren kişilerin eğitim sonucunda doğru vasıflara sahip olup olmaması. Bu sebeple plastik sektörü özelinde muafiyet tanınan bölümlerin genişletilmesi gibi bir çalışma gündemimizde yok. Öte yandan, sektörden bu doğrultuda bir talep gelirse ve gerek biz gerek Milli Eğitim Bakanlığımız da bahse konu bölümlerden mezun olan gençlerimizin yeterli teknik donanıma sahip olduğu konusunda hemfikir olursak bu tarz bir genişleme söz konusu olabilir.
Yeterli meslek lisesi olmaması sebebiyle sektör uzun yıllardır kendi personelini yetiştirmekte. Mesleki yeterlilik belgelemesi sonrasında firmalar yetiştirmek üzere vasıfsız eleman istihdam etmeleri durumunda cezai müeyyidelerle karşılaşacaklar. Bu kapsamda en azından yeterli meslek lisesi altyapısı kuruluncaya kadar yasal bir çıraklık statüsünün oluşturulması gündeminizde mi?
Tabii ki önceliğimiz ülkemizde mesleki eğitimin ve hayat boyu öğrenme programlarının yaygınlaştırılması lakin sizin de belirttiğiniz gibi kısa vadede bu yapının kurulması çok mümkün gözükmüyor. Çıraklık statüsünün oluşturulması birkaç kamu kurumunun koordinasyonu ile yürütülmesi gereken bir süreç.
Mesleki yeterlilik belgelerinin 5 yıllık geçerlilik sürelerinin tamamlanması sonrasında çalışanları nasıl bir süreç beklemektedir?
Belge geçerlilik süresi, gözetim sıklığı ve belge yenilemede uygulanacak ölçme ve değerlendirme sistemi her meslek için ayrı olarak hazırlanan ulusal yeterlilik belgelerinde belirtilmektedir. Plastik enjeksiyon üretim elemanı, plastik profil üretim operatörü ve plastik şişirme film operatörü alanlarında belge sahibi olan kişiler eğer bu 5 yıllık süre içerisinde en az 3 yıl çalışmışlarsa belge süreleri sınava gerek kalmaksızın 5 yıl daha uzatılır. Öte yandan, meslekten uzak kalma süresi 2 yılı aşan çalışanların tekrar sınava girmesi gerekmektedir.
Eklemek isteğiniz başka bir husus var mıdır?
Malumlarınız plastik sektöründe belge zorunluluğunda bulunan Plastik Enjeksiyon Üretim Elemanı Seviye 3-4, Plastik Profil Üretim Operatörü (Ekstrüzyon) ve Plastik Şişirme Film Üretim Operatörü (Ekstrüzyon) meslekleri ölçme, değerlendirme ve belgelendirme faaliyetlerinin yoğun olarak yapıldığı mesleklerdir. Bugüne kadar bu mesleklerde toplam 8500 vatandaşımız bilgi, beceri ve yetkinliklerini kanıtlayarak MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi almaya hak kazanmıştır. Belge zorunluluğu kapsamında tüm sınav ve belge ücretleri devlet tarafından karşılanmış, çalışan ve işverenlerimize ilave mal yük getirilmemiştir.
Belge zorunluluğu bir hükümet politikası olarak ülkemizde yaşanan iş kazalarının en aza indirilmesi ve üretimde etkinlik ve verimliliğin sağlanması amacıyla yürürlüğe konulmuştur. Bu amaçlar kapsamında plastik sektöründe iş kazalarının en aza indirilmesi ve verimliliğin sağlanması adına Kurum olarak çalışmaya ve sektörün ihtiyaçlarını çözmek için gayret göstermeye devam edeceğiz.